www.soL.org.tr
'Toplumcu Anayasa'da işçiler var
25 Eylül 2007, Salı

12 Eylül Anayasası ile örgütsüz hale getirilen, mücadele alanları kısıtlanan emekçiler, AKP'nin "yeni anayasası" ile bütünüyle piyasa güçlerine teslim ediliyor. TKP tarafından hazırlanan "Toplumcu Anayasa"nın merkezinde ise işçi sınıfının ve emekçi kitlelerin çıkarları var.

soL Türkiye Komünist Partisi, "İşçiler, emekçiler, köylüler, aydınlar tarafından tartışılması, geliştirilmesi ve gerici, işbirlikçi, piyasacı burjuva anayasa girişimlerine karşı bir seçenek haline getirilmesi için" hazırlandığı ifade edilen "Toplumcu Anayasa" tasarısı ile tartışmalara müdahale ediyor. TKP birimlerinin ve Yurtsever Cephe örgütlerinin değerlendirmesinin ardından tasarının, kamuoyuna açıklanacağı ve işçilerin, köylülerin, emekçilerin, aydınların tartışmasına sunulacağı bildirildi.

Türkiye Komünist Partisi Siyasi Komite tarafından, Parti'nin aylık yayın organı Komünist'te yapılan değerlendirmede liberal "sol" anlayışın, AKP'nin anayasa değişikliği girişimine "devrimcilik" ya da "demokratlık" yakıştırmakta bir sakınca görmediğine dikkat çekiliyor. 12 Eylül Anayasası'nın Türkiye'de emekçi kitlelerin mücadele alanını alabildiğine kısıtlayan özünün üzerinden atlayıp anayasa tartışmalarını bireysel "özgürlükler" üzerinden yürütmeyi tercih edenlerin AKP'nin girişiminin sermaye egemenliğini pekiştirici, güçlendirici dolayısıyla emekçi düşmanı karakterine gözlerini kapadıkları yine aynı değerlendirmede vurgulanıyor. AKP ile 12 Eylül zihniyeti arasındaki süreklilik yok sayılırken cuntacıların 25 yıl önce cesaret edemediği piyasacı hükümlere AKP'nin aleni bir şekilde anayasal bir meşruluk kazandırmaya çalıştığı tesbitine yer verilen değerlendirmede AKP'nin "özgürlükler"den anladığının öncelikle piyasanın özgürlüğü olduğu taslağın çeşitli başlıklar altındaki pek çok maddesinde bunun açıkça ortaya konduğu ifade ediliyor.

AKP'nin "yeni anayasa" taslağı, Türkiye Cumhuriyeti'nin tasfiyesinin önünü açıp, ülkenin kağıt üzerinde dahi egemen olmasını imkansız hale getirirken bu taslağın karşısına 12 Eylül Anayasası'nı sahiplenerek çıkan anlayışın da toplumun çıkarları ile alakasızlıkta liberal anlayışla yarıştığı dikkat çekiyor. AKP karşıtlığını 12 Eylül Anayasası'na sahip çıkmaya eşitleyen anlayış da tartışmasız bir şekilde emekçi düşmanlığıyla malul. Artık AKP'ci olan liberal "sol" anlayışın da çöküş paniği yaşayarak gerici 12 Eylül Anayasası'na sarılan zihniyetin de toplumsal olanla bağlarını büyük ölçüde yitirdikleri göze çarpıyor.

"Özgürlükçü" olarak sunulan AKP'nin taslağı, en temel toplumsal ve insani hakların ortadan kalkması, eşitsizliklerin derinleşmesi doğrultusunda köklü değişiklikler barındırıyor. En temel hakları hiçe sayan bu girişime TKP "Toplumcu Anayasa" ile yanıt veriyor. İşsizliğin yasaklandığı, eşit ve parasız eğitim ile sağlık hizmetinin devlet güvencesinde olduğu, insanın insanı sömürmediği, ısınma, elektrik ve su gibi temel gereksinimlerin bedelsiz olduğu, herkesin sağlıklı konutlarda yaşadığı, yoksulluk ve açlığın ortadan kalktığı, cehalet ve gericiliğin alt edildiği, bağımsız ve gelişmiş bir Türkiye'yi hedefleyen anayasa tasarısı işçi sınıfının merkeze konduğu bir toplumsal projeyi en yalın haliyle resmediyor.

 

yazici   mail